PSİKOLOGLARA KARŞI YAŞANAN ÖN YARGILAR

PSİKOLOGLARA KARŞI YAŞANAN ÖN YARGILAR

PSİKOLOGLARA KARŞI YAŞANAN ÖN YARGILAR

Toplum Olarak Neden Destek Almaktan Kaçıyoruz?

Bizi Korkutan Nedir?

Ön Yargılarımızın Sebebi Nedir?

1)DELİ DOKTORU!

Psikoloğa gittiğinizde ‘’Deli ‘’ olarak lanse edilmek mi sizi korkutan? Hayır. Ne biz deli doktoruyuz ne siz delisiniz!

2) İLAÇ YAZMALARI

İlaçtan önce psikoterapi yöntemi denilen bir gerçek var!

Psikologlar ilaç yazmazlar. İlaç yazma, psikiyatristlerin görevidir. Psikologların bir kısmı psikoterapi yöntemini kullanırlar. Bu aşamada danışana da görev düşmektedir. Bu durum kendine tanı koyma ustalığını gösterebilen kişileri rahatsız eder çünkü bu kişiler en ufak mutsuzluklarında depresyonda olduklarını düşünerek antidepresan almaları gerektiğine inanır ve psikoterapi yöntemini gereksiz görür.

3) KISA SÜREDE HERŞEYİ ÇÖZME BEKLENTİSİ

Psikologların sihirli bir değneği yoktur!

Belki de en sık rastlanılan sorunlardan biri bu olsa gerek. Psikoloğa giden kişi seanstan çıktıktan sonra bütün sorunlarından arınmış olmayı bekler, bu beklentiyle psikoloğa gider tabi sonrası büyük bir hayal kırıklığı. Var olan sorunlar elli dakika da oluşmadığına göre çözümü de elli dakikada olamaz. Bu yüzden seanstan sonraki ‘’ e hani ben hala aynıyım ‘’cümleleri yersizdir.

4) KANKAM BANA YETER

En sevdiğim madde bu sanırım. Kankaların verdiği tavsiyelerle şişip şişip “ay Merve içim açıldı valla iyi ki varsın, psikolog gibisin’’ cümlesiyle son bulan muhabbetler tüm psikoloji camiasının kemiklerini sızlatıyordur diye düşünüyorum. Seviyorsan git konuş tarzı önerileri önemseyen kişiler psikoloğa gitmeyi gereksiz görür. Çünkü Merve vardır.

Kankalar sadece size istediğiniz cevabı verir, Psikologlar bunu yapmaz ve her zaman ‘’seviyorsan git konuş’’ işe yaramaz.

5) EGOİST TAVIRLAR

 

Psikolojik sorunların olması bir noksanlık değildir.

Bazı insanlar psikolojik sorunlarının olmasını kabul etmezler. Bu tarz insanlar kendilerini genellikle mükemmel olarak görürler. Bu yüzden de psikoloğa gitmeyi reddederler.

‘’ Ben de kaygı falan yok, takıntı hali hele hiç yok. Harikayım işte daha ne.’’ Tavrı bu insanlar da cirit atar.

6) TOPLUM BASKISI

Psikoloğa her giden deli ya da sorunlu değildir.

Birinci maddeyle paralel olarak, bu madde de psikoloğa giden insanlar çevresi tarafından deli ya da sorunlu bir kişilik olarak görünebilir. Bu yüzden kişide psikoloğa gitme çekincesi ya da gizli gitme durumları ortaya çıkar. Psikoloğa gitmek için mutlaka bir problem olmak zorunda değildir. Hayat kalitesini yükseltmek için giden pek çok insan vardır. “Gördün mü psikoloğa gidiyormuş.” Nidaları eşliğinde size ölümcül hastalığa yakalanmış bakışları atan insanlar önemsenmemelidir.

7) PSİKOLOGLARI YANLIŞ TANIMA

 

Psikologlar sadece dinlemezler. Saniye bittiği an da seansı kesmezler ve asla karşılarındaki kişileri yargılamazlar.

Filmlerin, dizilerin etkisiyle çoğu insan psikologları ‘’hmmm hmmmmmm hmm’’ diye sadece dinleyen, sürenin dolduğu anda seansı bitiren, karşısındakini içten içe yargılayan, çok zengin olan insanlar olarak görmektedir. Bunda dizi ve filmlerin etkisi yadsınamayacak kadar çoktur.

8) ÖZEL HAYATIN DEŞİFRE OLMASINDAKİ KORKU

 

Psikologlar arkadaşınız değildir, etrafta sizin dedikodunuzu yapmazlar.

Bazı insanlar psikologların onların özel hayatını herkese anlattığını düşünür. Bu yüzden psikoloğa gitme korkusu yaşar. Bu durum meslek etiği açısından tamamen yanlıştır. Ancak bu korku kişilerde psikologlara karşı ön yargı oluşturur.

9) KADINLARI BİLİNÇLENDİRME

Kadınların psikologlara olan yaklaşımı erkeklere göre daha ılımlı olabiliyor. Psikologlar kadın danışanların daha iyi ruh sağlığına kavuşmasına yardım edebiliyor. Bu durum özellikle ataerkil yapıya sahip erkekleri rahatsız ediyor ve psikologlara karşı bir tutum sergiliyorlar. Kadınların bilinçlendirilmesi ile aile düzenlerinin bozulması gibi bir durum yoktur. Burada önemli olan kadının kendine olan saygısını kaybetmemesidir.

10) ÇOCUKLARA EV ÖDEVİ VERİLMESİ

 

Evde verilen ödevler çocuğun gelişiminin hızlanması içindir. Görevi anne babaya yıkmak için değil.

Çocuklarla ilgili sorun yaşayan aileler psikoloğa danıştığında, psikolog tarafından aileye evde uygulanması için ödevler verilir. Bu durum bazı ailelerin; ’’ Ee bunları ben yapacaksam size neden para veriyorum.’’ düşüncesine girmesine neden olmaktadır ve bir süre sonra psikoloğa gidilmekten vazgeçilir.

11) PARA KAYBI

 

Psikologların hepsi pahalı değildir. Kişi kendi ekonomisine uygun bir psikoloğu çok rahat bir şekilde araştırarak bulabilir

Çoğu insan psikologlara para vermek yerine sorunlarını kendisi halletmeye çalışır. O parayla da daha farklı şeyler yapmak ister. Ancak bir süre sonra sorunlar daha karmaşık bir hal alır ve kişi işin içinden çıkamaz.

Psikologların hepsi pahalı değildir. Kişi kendi ekonomisine uygun bir psikoloğu çok rahat bir şekilde araştırarak bulabilir.

12) BİZE BİZİ GÖSTERMESİ

 

Psikologlar bize bizi gösterirler.

 

Belki de en rahatsız edici madde budur. Psikoloğa giden insanlar kendilerini keşfederler. Hiç bilmedikleri, farkında olmadıkları yönlerini görürler. Terapiler insanları kendileriyle yüzleştirir. Bu durum bazı insanlar için çok rahatsız edici olabilir, bu yüzden de psikologlardan kaçarlar.

Psikologlara olan ön yargılara bakacak olursak eğer, almamız gereken çok yol olduğu sonucunu çıkarabiliriz.

Daha ön yargısız olduğumuz günlere ulaşmak dileğiyle.

Görüşmeyi Başlat
Bizimle İletişime Geçin
Bizimle İletişime Geçin